Döndü K. 73 yaşındaydı. Acil’den polikliniğe yatış için gönderilmişti ve günlerden de Pazartesi idi.
Tekerlekli sandalyede ve şuur tam olarak açık değil ve sağa sola anlamsız istekler ve hareketler içinde konfüze bir halde görünüyordu. Acil hekiminin ilettiği mesajda sodyum düşüklüğü ve yüksek üre nedeniyle serviste gözlem altına alınması için sevk ettiği beyan edilmişti.
Servisin sorumlu hekimi ile yer ve yatak konusunda olumsuz bir görüşme henüz yapmıştık. Mecbur bu yazıyı alarak başka hastanelere sevk ederken bir yandan da şu tedaviyi yapsınlar, şu şu hızla versinler ve şu ilaçları alsın, şu ilaçları almasın diye de kendi kanaatlerimi yazmayı ihmal etmemiştim.
En geç üç gün sonra kontrol bilgisi isteyerek sevki gerçekleştirdim. İki gün daha üzerinden geçmişti. Günlerden Cuma olup beşinci gün geldiğinde hasta eşi ve oğlu ile beraber dimdik ayakta kontrole gelmiş ve gayet diri bir sesle ‘’Evladım sen bana ne yaptın)’’ diye çıkışır gibi konuştuğunu sanınca ben de ona ‘’Ben sana ne yapmışım ki? Sen daha beş gün evvel tekerlekli sandalyedeki teyzemiz değil misin, ne oldu da hesap sorar gibi konuşuyorsun?’’ dediğimde “evladım sen beni yanlış anladın, ben felçli bir kadın idim, senin tedavin sonrası, felcim de geçti, aklım da yerine geldi, sandalye de bitti, sen ne biçim doktormuşsun ki yavrum, beni hayata döndürdün! Allah senden razı olsun!” deyip meğer teşekkürünü bu şekilde ifade etmeye çalışıyor olduğunu anladığımda “Dur bir dakika, sen daha evvel felçli iken şimdi o felç ve diğer sorunların da birden geçti mi demek istiyorsun?’’ diye sorunca ailecek “Evet hocam, bize mucize gibi bir olay yaşattınız” dediklerinde hastayı daha evvelce bilmediğim için duruma ben de şaşırmıştım. Hadi yanlış ilaçları attık ve tedavi verdik ama bu kadar ekstra şifa da çok ilginçti gerçekten.
Meğer teyzemizde kalp ritim sorunu var ve beynine pıhtı atması oluyor. Sağ tarafına inme gelen teyzemizin kan sulandırıcı olarak verilen ilaç dışında aldığı pek çok tansiyon ilacı ve ağrı kesiciyi böbrek fonksiyonlarına ait yan etkiler nedeniyle iptallerini sağlayıp verdiğim yazı ile hiçbir yerde yatak yeri bulamayınca her türlü riske rağmen verdiğim tedaviyi evde üç gün uygulayıp böyle bir sonuca ulaşmışlar.
Yâni hastaneye yatmamışlar bile. O zamanlarda sodyumdan bağımsız saf su diürezi (idrar söktürücü) şeklindeki etkisi olan ayrık otu ekstresi ihtiva eden bir fitoterapi (bitkisel destek) ürününü tavsiye etmiştim. Üre düşürme amacı yanı sıra beyin koruyucu etkiyi osmolaritedeki dengeyi bozmadan sağlayacağına inandığım ve daha evvelce klinik alanda tecrübesini bildiğim bu ürünün bu olumlu etkiye katkısı olduğunu anladım. Samsca adı ile bilinen ve oldukça pahalı tolvaptan molekülünün doğal eşdeğeri ve kırk kat ucuzu olan bu ürünü özellikle felçli inme hastalarında serebrovasküler etkinin arttığı bilinç bulanıklığı hallerinde tekrar test etme imkânı olduğunda olumlu etkileşmenin bu ekstreden olduğunu iyice anladım.
Ayrık otu kontrolsüz bir biçimde toprak altı ve üstünde devamlı dal budak verir gibi sınırsız yayılır gider, biliyorsunuz. Çimenlerde hoş olmayan bu görüntü nedeniyle onları sık sık yerlerinden sökeriz. Ama o bir yerden yine çıkar ve yayılır. Kan beslenmesi ile bağlantısı biten bir beyinin ileti yollarının aynı şekilde yeni bağlantı yollarını devreye sokarak iş gördüğünü düşündürtmüyor değil. Belki de böyle bir etki ile yan bağlantılar sağlayarak beynin fonksiyonlarını dal budak vererek mi sağlayarak etki ediyor bilmiyoruz.
Araştırmak gerek. Nöronların iletişim sistemine çok benzeyen bir yayılım şekli var o nedenle bu yorumu yapıyorum. Zamanı gelince araştırıp neticesini yazmak da bize nasip olur inşallah.
